Skip to contentY ile Başlayan Erkek İsimleri
- Yabalak1. Yabancı. 2. Issız kır,ova. 3. Dışan, başka ülke, gurbet. 4. Ekin Tarlası.
- Yaban1. Yabancı. 2. Issız kır,ova. 3. Dışarı, başka ülke, gurbet. 4. Ekin tarlası.
- YabarGüzel koku, misk.
- YabguYol gösterici, kılavuz.
- Yabızbk. Yavuz
- Yadacı1. Büyücü, sihirbaz.2. Hekim.
- YafesHz. Nuh’un üçüncü oğlu.
- YağınYağmur.
- YağınalpHareketli yiğit.
- YağısıyanDüşmanı yenen, zafer kazanan.
- Yağız1. Esmer. 2. Doru. 3. Yiğit. 4. Bakımlı hayvan.
- YağızalpEsmer, güçlü yiğit.
- YağızbayEsmer kimse.
- YağızboğaGüçlü, esmer kimse.
- YağızerEsmer kimse.
- YağızhanEsmer hükümdar.
- YağızkanEsmer bir soydan gelen kimse.
- YağızkurtEsmer, güçlü kimse.
- YağıztekinEsmer kimse.
- Yağmurca1. Bir tür geyik. 2. Dağ keçisi.
- Yahşibayİyi tanınan, saygın kimse.
- Yahşiboğaİyi, güzel, güçlü kimse.
- Yahşihanİyi, güzel hükümdar.
- Yahşikanİyi, soylu bir sülaleden gelen kimse.
- Yahşitayİyi, güzel kimse.
- YahyaTanrı lütufkârdır anlamında bir söz.
- Yakup1. Erkek keklik. 2. İbr. Takip eden, izleyen.
- Yalabuk1. Güzel, yakışıklı, sevimli. 2. Parlak, ışıltılı. 3. Şimşek. 4. Çevik, atik, işgüzar. 5. Kavgada üstün gelen.
- Yalap1. Parıltı. 2. İvedi, hızlı, çabuk. 3. Sarı renkli bir kuş.
- YalavaçPeygamber,elçi.
- YalazAlev.
- YalazabayAlevli, coşkun kimse.
- YalazahanAlevli, coşkulu hükümdar.
- YalazakanAlevli, coşkulu bir soydan gelen kimse.
- YalazalpAlev gibi parlak yiğit.
- Yalçın1. Dik, sarp. 2. Düz, kaygan. 3. Parlak, cilalı.
- YalçınerSert kimse.
- YalçınkayaSert, güçlü kimse.
- Yaldırakbk. Yaltırak
- Yaldırımbk. Yıldırım
- Yalgı1. Büyü, sihir. 2. Yalnız.
- Yalgın1. Serap, ılgın. 2. Alev.
- YalgınayAlev gibi parlayan kimse.
- Yalım1. Alev, ateş. 2. Kılıç, bıçak vb.nin kesici yüzü. 3. Kaya. 4. Sarp yer, uçurum. 5. Şimşek. 6. Kuvvet, kudret. 7. Orun, derece. 8. Çalım, gurur; onur.
- YalınalpGösterişsiz, sade yiğit.
- Yalkı1. Yalın, tek. 2. Işın
- Yalkınbk. Yalgın
- YalmaçKarışık olmayan, sade, yalın, yapılması ve anlaşılması kolay olan.
- Yalman1. Kılıç, kama, bıçak, mızrak vb.nin ağzı veya ucu. 2. Sarp, dik. 3. Eğik, eğinik.
- YaltYalçın, sert.
- YaltırParlak, parlayan.
- Yalvaçbk. Yalavaç
- Yamaç1. Dağın veya tepenin herhangi bir yanı. 2. Karşı. 3. Yan, yakın.
- Yaman1. Kötü, korkulan, şiddetli. 2. Cesur, güçlü. 3. Kurnaz, becerikli.
- YamanerCesur, güçlü kimse.
- YamanözÖzü güçlü olan.
- YamansoyGüçlü soydan gelen kimse.
- YamantürkGüçlü Türk.
- YamanyiğitCesur, güçlü yiğit.
- Yamçı1. Sürücü. 2. Bir yüzü uzun tüylü, kalın yün dokumadan yağmurluk.
- YanaçYön, taraf.
- Yanal1. Yanda olan, yana düşen. 2. Alaca, değişik renkli. 3. Kırmızı, pembe. 4. Nehir yatağı.
- Yanar1. Parlayan, parıldayan. 2. Kaplıca. 3. Aralık ve ocak ayı.
- YanbekArkadaşları sağlam olan kimse.
- YanbeyArkadaşı bey olan kimse.
- YandilGönül arkadaşı, sevgili.
- YangârÇok vefalı arkadaş.
- Yanık1. Yanmış olan. 2. Duygulu, dokunaklı. 3. Kavruk, gelişmemiş. 4. Âşık.
- YanıkerÂşık, vurgun kimse.
- Yapalak1. Gürbüz, güçlü. 2. Sevimli, şirin 3. Baykuş, puhu kuşu.
- YararerFaydalı kimse.
- YardakYardımcı, arkadaş.
- YârenArkadaş, yakın dost.
- Yarganbk. Yarkan
- Yargı1. Hüküm, muhakeme. 2. Adalet.
- YarkanYüksek devlet mahkemesi.
- YarkayaSarp, uçurumlu kaya.
- Yarlık1. Buyruk, ferman. 2. Yasa, kanun. 3. Yoksul. 4. Bağış, lütuf.
- Yarlukbk. Yarlık
- YarukIşık, aydınlık, parlaklık, parıltı.
- YasaKanun, düzen, töre.
- Yasan1. Tertip, düzen. 2. İm, belirti. 3. Bir işi yapma isteği, karar. 4. Öngörü.
- Yasavul1. Koruyucu, muhafız. 2. İlhanlılar devrinde ordu müfettişliği görevini yapan kimse.
- YaserBolluk, varlık, zenginlik, varsıllık.
- YasinKur’an surelerinden biri.
- Yasun1. Tarz, üslup.2. Töre 2. Doğa, tabiat.
- YaşaSağlıklı ol, varlığını sürdür, rahat bir yaşamın olsun anlamında kullanılan bir ad.
- YaşartürkYaşayan Türk.
- YaşdaşYaşıt, akran.
- Yaşlak1. Yaşlı, ömürlü, ihtiyar. 2. Gizli.
- YatmanBoyun eğen, uysal, yumuşak başlı kimse.
- Yatuk1. Kanun, santur vb. sazların genel adı. 2. Saklanan, kullanılmayan şey. 3. Tembel.
- Yavaş1. Ağırbaşlı, yumuşak huylu, sakin. 2. Şefkatli, sevecen.
- YaverYardımcı.
- Yavuz1. İyi, güzel. 2. Mert, cesur. 3. Becerikli, hamarat. 4. Yumuşak huylu.
- YavuzalpCesur, güçlü yiğit.
- YavuzayCesur, güçlü kimse.
- YavuzbayCesur, güçlü kimse.
- YavuzboğaCesur, güçlü kimse.
- YavuzerCesur, güçlü erkek.
- YavuzhanCesur, güçlü hükümdar.
- YavuzsoyCesur, güçlü soydan gelen kimse.
- Yay1. Ok atmaya yarayan, iki ucunun arasına kiriş gerilmiş eğri ağaç veya metal çubuk. 2. Yaz, sıcak mevsim.
- YayakYürüyerek giden, yaya, piyade, binitsiz.
- YayalpSert, kuvvetli yiğit.
- YaybörüSert, güçlü, kuvvetli kimse.
- YaybükeGüçlü kimse.
- YaygırGök kuşağı.
- Yaylakbk. Yayla
- YazanYazar.
- YazarYazın, bilim veya sanat alanında yapıt veren kimse.
- YazganYazan, yazar.
- YazganalpYazarlık yapan yiğit.
- YazgıKader, talih, alın yazısı.
- YazıkGünah.
- YazırOğuzların Bozok kolunun Ayhan soyundan gelen bir Türkmen boyunun adı.
- Yedierbk. Yediger
- YedigerBüyükayı takımyıldızı.
- YegânBir, tek.
- Yeğin1. Zorlu, katı, şiddetli 2. Baskın, üstün. 3. Yiğit, güçlü, çalışkan. 4. Bereketli, bol. 5. İyiliği seven. 6. Yakışıklı, güzel, ince.
- YeğinerGüçlü, kuvvetli kimse.
- Yeğrek1. İyiliksever, hayırlı. 2. Güzel. 3. Fazla, çok.
- YelEsinti, rüzgâr.
- YelalRüzgâra karşı dur, serinle anlamında bir ad.
- YelbayRüzgârlı havayı seven kimse.
- YelboğaRüzgâr gibi hareketli ve güçlü kimse.
- YeldanHızlı, süratli.
- Yelen1. Arzu, istek. 2. Fırtına.
- YelerYel gibi hızlı, çabuk kimse.
- YelesenYel gibi hızlı, çabuk kimse.
- YeleserYel gibi hızlı, çabuk kimse.
- YeltekinYel gibi hızlı, çabuk kimse.
- Yemen1. Sağ, sağ taraf. 2. Mutluluk.
- YenalAmacına ulaşan kimse.
- YenayYeni ay, hilal, ayça.
- Yenelbk. Yenal
- YenenÜstün gelen, kazanan.
- YeneralYenen, kazanan, üstün gelen kimse.
- YenerolHer zaman kazan, üstün ol anlamında kullanılan bir ad.
- YengiYenme, alt etme, zafer, utku.
- YeninÜstün gelen, galip.
- YenisuYeni su.
- YenisüYeni asjer, ordu.
- YerelBelirli bir yer ile ilgili olan.
- YerginHüzünlü, tasalı, kaygılı.
- YerikUygun, elverişli, yaraşan.
- YerselYerle ilgili, yere ait.
- YertanŞaşılacak kadar güzel olan yer.
- Yesari1. Sol, solla ilgili, sol tarafa ait. 2. Zenginlikle ilgili.
- YesügeyCengiz Han´ın babası. Kubilay Han´ın kardeşi olan Türk-Moğol hükümdarı.
- Yeten1. Yetişen, ulaşan. 2. Olgun, olgunlaşan 3. Süresi dolan, günü gelen. 4. Tüm canlılar, herkes.
- YetenerOlgun erkek.
- Yetik1. Yetişmiş, erginleşmiş, büyümüş. 2. Bilgili, olgun. 3. Güç işleri başaran, becerikli. 4. Delikanlı. 5. İri, büyük.
- Yetim1. Babası ölmüş çocuk. 2. Yalnız, tek, eşsiz.
- YetişAmacına ulaş, isteğine kavuş anlamında kullanılan bir ad..
- YetişalYetiş de al anlamında kullanılan bir ad.
- YetişenUlaşan, kavuşan.
- YetkinerGerekli olgunluğa erişmiş, olgun, ergin kimse.
- Yezdan1. Zerdüştlerin iyilik Tanrısı. 2. Allah.
- Yıbarbk. Yıpar
- YılbayYılın zengini olan kimse.
- YıldırParlak, parlayan, ışıklı, ışık.
- YıldıralpYıldız gibi parlayan yiğit.
- YıldıranParlayan, ışıldayan, ışık saçan.
- YıldıranerParlayan, ışıldayan, ışık saçan kimse.
- YıldırayParlak, ışık saçan ay.
- YıldırerParlak, ışık saçan kimse.
- Yıldırım1. Gök gürültüsü ve şimşekle görülen, hava ile yer arasındaki elektrik boşalması. 2. Çok hızlı, canlı.
- YılhanYılın hükümdarı.
- YılkanYılan, çekinen kimse.
- YılmaVazgeçme, korkma, doğru bildiğin yoldan yürü anlamında kullanılan bir ad.
- YılmazYılmayan, bıkmayan, azimli, sebatlı.
- YılmazokYılmayan, bıkmayan, azimli, sebatlı kimse.
- Yiğit1. Güçlü, yürekli, kahraman, alp. 2. Delikanlı, genç erkek. 3. Gözü pek, düşüncelerini açıkça söylemekten çekinmeyen kimse.
- YiğitelGüçlü, korkusuz, kahraman kimse.
- YiğiterGüçlü, korkusuz, kahraman kimse.
- YiğithanGüçlü, korkusuz, kahraman hükümdar.
- YiğitkanGüçlü, korkusuz, kahraman bir soydan gelen kimse.
- Yinançbk. İnanç
- Yoğun1. Oylumuna oranla ağırlığı çok olan. 2. Dolu, sık. 3. Kalabalık. 4. İri, kaba, kalın.
- Yoğunayİri yarı kimse.
- YolaGelenek, örf, âdet.
- YolaçYol gösteren, kılavuz.
- YolalMesafe katet, yüksel anlamında kullanılan bir ad.
- YolbulGideceğin yolu ara, bul anlamında kullanılan bir ad.
- Yoldaş1. Arkadaş, dost, yol arkadaşı. 2. Ortak bir görüşü benimseyenlerden her biri.
- YomaEfsane.
- YomutYenen, üstün gelen.
- Yordam1. Kılavuz, rehber. 2. Beceri, yatkınlık. 3. Gelenek, görenek. 4. Anlayış, yerinde davranış. 5. Kural, yöntem, düzen.
- Yordamlı1. Yakışıklı, gösterişli. 2. Giyimli kuşamlı. 3. Eğitim görmüş, incelikli. 4. Becerikli.
- YoruçKomutan, kumandan.
- Yön1. Yüz, cephe, taraf. 2. Neden, sebep. 3. İyi.
- YönerBir tarafa yönelen kimse.
- Yönet1. Uygun, doğru. 2. İyi, güzel. 3. Uysal. 4. Becerikli, yatkın. 5. Biçim, tarz, usul.
- Yönetken1. Yönetme yeteneği olan, becekli.2. Düzenli, tertipli.
- Yönetmen1. İdareci, yönetici. 2. Bir kuruluşu yönetme yetkisi olan kimse.
- Yöntem1. Yol, tarz, metot. 2. Yetenek. 3. Uygun, kolay.
- Yörük1. Göçebe. 2. Çabuk yürüyen, hızlı.
- YulaMeşale.
- Yuluğ1. Mutlu, mesut. 2. Hak, adalet.
- Yumlu1. Uğurlu, kutlu. 2. Kutsal, mübarek.
- Yumuşİş, güç, çalışma.
- Yunt1. At, kısrak. 2. At sürüsü. 3. Orman.
- YunusIlık ve sıcak denizlerde yaşayan etçil memeli hayvan.
- YuraDağ sırtı.
- YurdaayYurdu aydınlatan kimse.
- YurdaerYurdu için doğmuş kimse.
- YurdalKendine yurt edin anlamında kullanılan bir ad.
- YurduşenÜlkesi sevinçli olan kimse.
- Yurtalbk. Yurdal
- YurtbayÜlkenin zengini olan kimse.
- YurterÜlkenin yiğit insanı.
- YurtgüvenÜlkene güven anlamında kullanılan br ad.
- YurtkuluÜlkesine hizmet eden kimse.
- YurtkuranÜlkeyi yöneten kimse.
- YurtmanYurdunu çok seven kimse.
- YurtsalYurtla ilgili, yurda ait.
- YurttaşYurtları veya yurt duyguları aynı olanlardan her biri.
- Yusuf1. İnleyen, ah eden.2. İnilti.
- YücealpBüyük, ulu yiğit.
- YücebaşYüksek, büyük, ulu kimse.
- YücedağYüksek, büyük, ulu kimse.
- YüceerYüksek, büyük, ulu kimse.
- YücelayYükselen, başarı kazanan kimse.
- YüceltYükselt, yüce bir duruma getir anlamında kullanılan bir ad.
- YüceltenYükselten, yüce bir duruma getiren.
- YücesanSaygın bir adı olan kimse.
- YücesoySaygın, ulu bir soydan gelen kimse.
- YücetekinKahraman, büyük, ulu hükümdar.
- YücetürkBüyük, ulu, değerli Türk.
- YüğrükÇevik, hızlı giden, koşan.
- YülükSaygıyla eğilen, saygılı.
- YümniUğurlu, kutlu.
- Yümun1. Uğur, mutluluk. 2. Bereket.
- Yürekli1. Kostak, çalımlı, iyi giyinmiş, güzel, yakışıklı. 2. Kendini beğenen, onurlu. 3. Yiğit, kabadayı,
- Yürükbk. Yörük
- YürükerHızlı giden, koşan kimse.
- YüzüakDürüst, doğru, namuslu, suçsuz kimse.
- YolaGelenek, örf, âdet.
- YolaçYol gösteren, kılavuz.
- Yolal“Mesafe katet, yüksel” anlamında kullanılan bir ad.
- Yolbul“Gideceğin yolu ara, bul” anlamında kullanılan bir ad.
- Yoldaş1. Arkadaş, dost, yol arkadaşı. 2. Ortak bir görüşü benimseyenlerden her biri.
- YomaEfsane.
- YomutYenen, üstün gelen.
- Yordam1. Kılavuz, rehber. 2. Beceri, yatkınlık. 3. Gelenek, görenek. 4. Anlayış, yerinde davranış. 5. Kural, yöntem, düzen.
- Yordamlı1. Yakışıklı, gösterişli. 2. Giyimli kuşamlı. 3. Eğitim görmüş, incelikli. 4. Becerikli.
- YoruçKomutan, kumandan.
- Yön1. Yüz, cephe, taraf. 2. Neden, sebep. 3. İyi.
- YönerBir tarafa yönelen kimse.
- Yönet1. Uygun, doğru. 2. İyi, güzel. 3. Uysal. 4. Becerikli, yatkın. 5. Biçim, tarz, usul.
- Yönetken1. Yönetme yeteneği olan, becekli.2. Düzenli, tertipli.
- Yönetmen1. İdareci, yönetici. 2. Bir kuruluşu yönetme yetkisi olan kimse.
- Yöntem1. Yol, tarz, metot. 2. Yetenek. 3. Uygun, kolay.
- Yörük1. Göçebe. 2. Çabuk yürüyen, hızlı.
- YulaMeşale.
- Yuluğ1. Mutlu, mesut. 2. Hak, adalet.
- Yumlu1. Uğurlu, kutlu. 2. Kutsal, mübarek.
- Yumuşİş, güç, çalışma.
- Yunt1. At, kısrak. 2. At sürüsü. 3. Orman.
- YunusIlık ve sıcak denizlerde yaşayan etçil memeli hayvan.
- YuraDağ sırtı.
- YurdaayYurdu aydınlatan kimse.
- YurdaerYurdu için doğmuş kimse.
- Yurdal“Kendine yurt edin” anlamında kullanılan bir ad.
- YurduşenÜlkesi sevinçli olan kimse.
- Yurtalbk. Yurdal
- YurtbayÜlkenin zengini olan kimse.
- YurterÜlkenin yiğit insanı.
- Yurtgüven“Ülkene güven” anlamında kullanılan br ad.
- YurtkuluÜlkesine hizmet eden kimse.
- YurtkuranÜlkeyi yöneten kimse.
- YurtmanYurdunu çok seven kimse.
- YurtsalYurtla ilgili, yurda ait.
- YurttaşYurtları veya yurt duyguları aynı olanlardan her biri.
- Yusuf1. İnleyen, ah eden.2. İnilti.
- YücealpBüyük, ulu yiğit.
- YücebaşYüksek, büyük, ulu kimse.
- YücedağYüksek, büyük, ulu kimse.
- YüceerYüksek, büyük, ulu kimse.
- YücelayYükselen, başarı kazanan kimse.
- Yücelt“Yükselt, yüce bir duruma getir” anlamında kullanılan bir ad.
- YüceltenYükselten, yüce bir duruma getiren.
- YücesanSaygın bir adı olan kimse.
- YücesoySaygın, ulu bir soydan gelen kimse.
- YücetekinKahraman, büyük, ulu hükümdar.
- YücetürkBüyük, ulu, değerli Türk.
- YüğrükÇevik, hızlı giden, koşan.
- YülükSaygıyla eğilen, saygılı.
- YümniUğurlu, kutlu.
- Yümun1. Uğur, mutluluk. 2. Bereket.
- Yürekli1. Kostak, çalımlı, iyi giyinmiş, güzel, yakışıklı. 2. Kendini beğenen, onurlu. 3. Yiğit, kabadayı,
- Yürükbk. Yörük
- YürükerHızlı giden, koşan kimse.
- YüzüakDürüst, doğru, namuslu, suçsuz kimse.
Gizlilik Politikası
Kabul Ediyorum
Kabul Etmiyorum